Arapların en büyük şairlerinden biri olan Hassan bin Sâbit yeni Müslüman olmuştu. O sıralar müşrik şairler, hicivleriyle Müslümanlara dil uzatıyor, rahatsız ediyorlardı. Müslümanların bu müşrik şairlere cevap verecek bir şaire ihtiyaçları vardı. Zira o zamanlar Araplar şiire çok önem veriyorlardı. Böyle bir şairin arandığını duyan Hassan bin Sâbit hemen Resûlullah’ın …
DevamıHârise bin Nûman (r.a.)
İki Cihan Güneşi’nin ders halkasında yetişmiş, onun talim ve tedrisinden geçmiş, kahraman ve cömert talebelerden birisi de Hârise bin Nûman’dır (r.a.). Hârise bin Nûman, malını mülkünü, canını ve bütün hayatını, en küçük bir tereddüt ve şüphe göstermeden Resûlullah’a (a.s.m.) feda edebilen bir kahramandı. Huneyn Muharebesi’nde “Müslümanların mağlup olduğu” haberinin yayılıp …
DevamıHâris bin Hişâm (r.a.)
Mekke’nin fethi günüydü… Hâris bin Hişâm, arkadaşı Zübeyr bin Ebû Ümeyye ile birlikte Peygamberimizin halası Ümmühanî’nin evine geldiler. “Himayenize sığınıyoruz.” dediler. Bu arada Hz. Ali, gördüğü herkesi İslam’a çağırıyordu. Müslüman olmayanların, İslam’a karşı gelenlerin cezalandırılmaları lüzumuna inanıyordu. Zaten savaş hâlindeydiler. Hz. Ümmühanî’nin evine geldi. Hâris ve Zübeyr’i görünce şaşırdı. Her …
DevamıHaram bin Milhan (r.a.)
Uhud Savaşı’ndan dört ay sonraydı… Necid bölgesinde oturan Âmiroğulları kabilesinin reisi Ebû Berâ, Peygamberimize gelerek, kavmine İslamiyet’i anlatmaları için birkaç sahabi göndermesini istedi. Resûlullah da göndereceği sahabileri himaye etmesi için Ebû Bera’dan söz aldıktan sonra Suffe Ashâbı’ndan 40 (bir rivayete göre 70 kişilik) bir irşat heyeti gönderdi. İşte bu heyette …
DevamıHamza bin Abdülmuttâlib (r.a.)
İslam’ın inkişafını hazmedemeyen Mekke müşrikleri, iman erlerini yıldırmak için her türlü tertibe başvuruyorlardı. Küfür bentlerini iman şelalesinin sarstığını seziyorlardı. En güvendikleri kimselerin hidayet kapısından girdiğini gördükçe daha da köpürüyorlardı. Allah’ın sevgili Nebisini bezdireceklerini sanıyorlardı. Onu adım adım takip ediyorlar, çeşitli baskı ve işkence metotlarını kullanıyorlardı. Peygamber Efendimiz, peygamberliğin altıncı senesinde …
DevamıHanzala Ibni Ebî Âmir
Hanzala Ibni Ebî Âmir radiyallahu anh sehidlik hasretiyle yanan bir yigit… Uhud savasi öncesinde yeni dünya evine giren ve o günün sabahinda Uhud’a kosup müsriklerle çarpisan bir kahraman… Naasini meleklerin yikadigi bir sehid… O, Evs kabilesinin ileri gelenlerindendi. Son derece kuvvetli, dirayetli ve yüksek bir ahlâka sahipti. Müslüman olmadan önce …
DevamıHâlid bin Velid (r.a.)
Hâlid, müşriklerin Müslümanlarla yaptıkları bütün harplere ön safta katılmıştı. Ama her defasında içi ezik olarak evine dönmüştü. Çünkü Allah onu Kendi hizmetine hazırlıyordu. Safkan Arap atları üzerindeki bir grup süvari çöl sıcağında tozu dumana katarak at koşturmaktaydı. Çöl güneşinin kızdırdığı kum taneleri gerek atların ve gerekse binicilerinin terli vücutlarında yapış …
DevamıHâlid bin Sâid (r.a.)
Hidayet nurunun kâinatı ışıklandırdığı günlerdi… Hak dinin birinci saffı yeni yeni teşekkül ediyor, müminlerin sayısı bir elin parmaklarını bile bulmuyordu. İşte, saadet halkasının ilk mensuplarından biri olma şerefi Hz. Hâlid bin Sâid’e nasip oldu. Gördüğü sadık rüya ona güzel bir işaret olmuştu. Rüyasında kendisini cehennemin kenarında bulur. Babası arkadan itmeye …
DevamıHaccac bin İlât (r.a.)
Haccac, Süleymoğullarının zenginlerindendi. Altın madenlerine sahipti. Hicret’in 7. yılında birkaç arkadaşıyla birlikte Mekke’ye gidiyordu. Gece bastırdığında korkunç bir durum ortaya çıktı. Gecenin dehşetinden yollarına devam edemediler. Orada konaklamak zorunda kaldılar. Arkadaşları Haccac’dan, emniyetleri için bir şeyler yapmasını istediler. Haccac ayağa kalktı, arkadaşlarının etrafında dönmeye başladı. Bir yandan da, “Selametle dönünceye …
DevamıHabib bin Zeyd (r.a.)
Asr-ı Saadet’te nurlu bir ailede nur topu gibi bir çocuk dünyaya gelmişti: Habib bin Zeyd… Babası Asım el-Ensârî, Resûlullah’a Akabe’de biat eden ilk yetişkinler arasında idi. Annesi Nesîbe bint-i Kâ’b, İslam davası için müşriklere karşı silah kullanan ilk kadındı. İşte, Habib bin Zeyd böyle bir evde, böyle bir annenin terbiyesiyle …
Devamı