Hicret’in 10. yılıydı… Mekke fethedilmiş, İslamiyet daha geniş kitlelere yayılmıştı. Çevre kabileler kafile kafile Medine’ye geliyorlar, Müslüman oluyorlardı. İslam’ın kurtarıcı eli Becileoğullarına da ulaşmış, 150 kişilik bir heyetle Medine’nin yolunu tutmuşlardı. Cerir bin Abdullah (r.a.) bu kafilenin başkanıydı. Kafile Medine’ye yaklaştığı sırada Peygamberimiz (a.s.m.), Ashâbıyla sohbet ediyordu. Bir ara, “Sizin …
DevamıCebbar bin Sahr (r.a.)
Hz. Cebbar, Medineliydi. İkinci Akabe Biatı’nda bulundu. Başta Bedir olmak üzere Peygamberimizle birlikte bütün savaşlara iştirak etti. Hayber fethedildikten sonra Peygamberimiz kendisini Hayber vergisini toplamak üzere vazifelendirdi. Cebbar (r.a.) aynı vazifeyi Hz. Ebû Bekir ve Hz. Ömer devirlerinde de yürüttü. Hz. Cebbar, Peygamberimize olan bağlılığıyla temayüz etmişti. Resûlullah bir şeyin …
DevamıCâfer bin Ebî Tâlib (r.a.)
Peygamberimiz tebliğ vazifesi yanında ibadetlerini de müşriklerden gizli yapıyordu. Bu sebeple İslamiyet’in ibadet tarzı pek bilinmiyordu. Bir gün Resûlullah (a.s.m.), Hz. Ali’yle beraber namaz kılarken kardeşi Câfer bunu gördü. Merak etti. Daha sonra Hz. Ali’yi buldu ve yaptıkları hareketin ne olduğunu sordu. Hz. Ali de bunun Cenâb-ı Hakk’a karşı yapılan …
DevamıCâbir bin Abdullah (r.a.)
Uhud Harbi hazırlıkları günden güne ilerliyordu. Müslümanlar bir taraftan Hz. Peygamber’in (a.s.m.) nezaretinde erzak hazırlıklarını tamamlarken, kılıç ve ok talimlerini de ihmal etmiyorlardı. Bu arada eli kılıç tutan genç ve yiğit Müslümanlar da Peygamberimize (a.s.m.) müracaat ediyor, harbe katılmak için müsaade istiyorlardı. Bedir Savaşı’na katılamamanın ıstırabı ve hüznü ile yanıp …
DevamıBüreyde bin Husayb (r.a.)
Hicret sırasında Peygamberimizin gece yarısı gözleri önünde Mekke’den çıkıp Medine’ye doğru yola çıkması, müşrikleri çileden çıkarmıştı. Ne yapıp etmeli, Peygamberimizle Hz. Ebû Bekir’i Medine’ye girmeden bulmalı, vücutlarını ortadan kaldırmalıydılar. Hemen harekete geçtiler, çeşitli yerlere dağılarak birkaç koldan aramaya koyuldular. Ayrıca meseleyi kesinleştirmek için onları diri veya ölü getirene 100 deve …
DevamıBilâl-i Habeşî (r.a.)
Bilâl, Habeşistanlı bir köleydi. Ümeyye bin Halefin kölesi… Bilal’in yüksek ruhu bir hakikat arıyordu. Aradığı, İslam nurundan başka bir şey değildi. Peygamber Efendimiz, İslam dinini yaymaya başlayınca Bilâl-i Habeşî bu kutsi kervanın ilkler halkasında yer almakta gecikmedi. Ruhunun ezelî ihtiyacını İslamiyet’le giderdi. Efendisinin işlerini aksatmamak üzere zaman zaman Resûlullah’a gider, …
DevamıBeşir bin Sa’d (r.a.)
Hz. Beşir, Medineliydi. İkinci Akabe Biatı’na katılmış, her türlü tehlikeye karşı Resûlullah’ı koruyacağına dair orada söz vermişti. Hayatı boyunca bu sözüne sadık kaldı. Resûlullah ile birlikte başta Bedir olmak üzere bütün savaşlara iştirak etti. Hz. Beşir, büyük sahabi Abdullah bin Revâha’nın (r.a.) kız kardeşiyle evliydi. Hendek Savaşı’nda hanımı kızına bir …
DevamıBeşir bin Hasâsiyye (r.a.)
Peygamberimiz, halkı imana davet ediyordu. Bu davete Beşir bin Hasâsiyye de muhatap olmuş ve tereddüt göstermeden bu daveti kabul etmişti. Müslüman olmadan önceki ismi, “korkutucu” manasında “Nezir”di. Müslüman olduğunda, Resûlullah (a.s.m.) onun ismini “müjdeleyici” demek olan “Beşir”le değiştirdi. Beşir (r.a.) bir gün Peygamberimize, “Sana hangi hususlarda biat edeyim, ey Allah’ın …
DevamıBerâ bin Ma’rur (r.a.)
İkinci Akabe Biatı’na katılanlar içerisinden seçilen 12 temsilciden biri de Berâ bin Ma’rur’du (r.a.). Hz. Berâ, Akabe’de Peygamberimize biat ederken şu mealde bir konuşma yapmıştı: “Bizi Muhammed’le şereflendiren ve sevgili kılan Allah’a hamd olsun. Biz Allah’a ve Resûlüne ilk davet edilenler değiliz. Ancak bu davete icabet edenlerin ilkiyiz. Allah ve …
DevamıBerâ bin Mâlik (r.a.)
Suffe Medresesi’nin ilim ve hadis rivayeti sahasında yetişmiş mümtaz talebesi Enes bin Mâlik’in (r.a.) kardeşi olan Berâ bin Mâlik (r.a.), Resûlullah’ın (a.s.m.) himaye ve tedrisi altında ilmî hizmetlerde olduğu kadar, kendisine mümtazlık vasfı kazandıran maddi ve manevi fetihlerde de bulunmuş bir sahabidir. Her iki kardeş de, nübüvvet nurunun zengin parıltılarına …
Devamı